Prof.Dr. Ali İhsan TAŞÇI’nın “Cinsel Eğitim” Kitabından alınmıştır.
CİNSELLİĞİN AHLÂKÎ YÖNLERİ
Cinselliğin ahlâkî yönleri toplumların kültürel yapısına göre farklılık arzeder. Ancak asgari müşterek olarak kabul edilen bazı değerler, hemen tüm dünyada genel kabul görmektedir. Bu değerler:
· Cinsel ilişkinin evlilik bağından sonra normal kabul edilmesi,
· Başkalarının bedenlerine saygı, başka bir deyişle cinsellik alanında kendi için istemediğini başkaları için de istememek,
· Cinsiyete uygun cinsel kimlik ve davranışlarda bulunmak. Bazıları evlilik öncesi ve evlilik dışı ilişkileri çekici bulabilmekte, insanın cinselliğini bir kişiyle sınırlandırmadan yaşayabilmesini arzu etmekte ve savunabilmektedirler.
Başkalarının haklarını düşünmeksizin sırf kendi zevklerini ön planda tutanlar için bu ilişkiler cazip olabilir. Ancak hayat gerçeği düşünüldüğünde, evlilik dışı cinsel ilişkilerin birçok bireysel ve toplumsal zararlarla dolu olduğu görülecektir.
· Evlilik öncesi gençlerin cinselliğinde, kızların evlilik hayalleri kurarken, erkeğin gönlünü eğlendirmesi ihtimali az değildir. Bu durumda, kızın kullanılmışlığı hafife alınabilecek türden bir davranış değildir. Evlilik düşüncesinde olan gençlerin hatta nişanlıların cinsel beraberliklerinde de önemli riskler vardır.
· Evlilikten sonra evlilik dışı cinsel ilişkiler ihanet, aldatma gibi durumun dramatik boyutunu ortaya koyan kelimelerle ifade edilir. Aldatılan eşin duyduğu ruhsal sıkıntı kelimelerle ifade edilemez. Bunun yanında hukuksal hiçbir hakkı olmayan ve hanımefendi statüsüne çıkamayan metresin geleceği de parlak değildir.
· Evlilik dışı ilişkilerin neden olduğu kavgalar ve boşanmalarda çocukların sağlıklı kişilik özellikleriyle büyüyebilmeleri kolay değildir.
· Evlilik öncesi ve evlilik dışı ilişkilerde karşılaşılan gebelikler ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar, toplum sağlığını tehdit etmesi yanında masum insanlarda da büyük zararlar oluşturmaktadır.
Başkalarına saygı, kendi için istemediğini bir başkası için de istememe duygusu tek başına bile, cinselliğin ahlâkî yönleri ile ilgili tüm problemleri ortadan kaldırabilecek güçtedir. Çünkü bu duygularla dolu insan kimseyi aldatmaz, kullanmaz ve zarar vermez. Başkalarına saygıyı hem normal hem de olağanüstü şartlarda yerine getirebilmek bir meziyettir. Bu niteliğin kazanılması sanıldığı kadar kolay değildir ve kendiliğinden oluşmaz. Ebeveynlerin, çocuklarının eğitimi hususunda bilinçli gayretleri gerekir. Davranışları ile de güzel örnekler oluşturmaları şarttır.